Uludağ Ü. İlahiyat Fakültesi Dinler Tarihi Anabilim Dalı

  • MECRA ATIF SİSTEMİ

    Makaleler ve kitaplar için atıf sistemi

  • MECRA ŞABLONU

    Zotero ve Mendeley programlarında kullanılmak üzere hazırlanmış Mecra şablonunu indirmek için tıklayınız.

2017 Duası

Binbir türlü debdebe, darbe, katliam ve sürgünlerle eyledi bu yıl mürur,
Rabbim 2017 için duamı kabul buyur:
Dünyamıza ve Ortadoğuya huzur,
Eşsiz ülkeme ve ülkemin güzel insanlarına huzur,
Polisimize ve askerimize huzur,
Şehitlerimize ve gazilerimize huzur,
Üniversiteme ve fakülteme huzur,
Aileme ve bana huzur,
Huzur arayanlara da, aramayanlara da huzur,
Lütfet Rabbim n'olur! Sen 'ol' dersen olur!
Bu ülke cennet, devletimiz aziz olur.
Ordumuz muzaffer, milletimiz muazzez olur.
Zorluklar kolay, karanlıklar aydınlık olur.
Her türlü şeytan zincire vurulur.
Her türlü fenalık savrulur.
İki harfli 'ol' sözüne bakar her şey.
İnnallahe kâdirun alâ külli şey'.
Share:

Kurumları Yıpratmamak Gerek

Kurumları yıpratmamak gerek ey cân! Bireyleri takdir veya tekdir ederiz, eleştiririz, sorgularız. Hepsine eyvallah. 
Ama makamlar ve kurumlar saygınlığını korumalı. 
Yalova'da şu kadar profesör rektörlüğe müracaat etti diye, tüm profesörleri itham edersek, 
Birkaç bakan veya milletvekili yanlış bir şey yaptı diye, milletvekilliğini yıpratırsak, 
Hukuk kurumlarını yıpratırsak, doktorluğu yıpratırsak, birkaç çürük elmadan dolayı öğretmenleri ve öğretmenliği yıpratırsak, 
Belki öfkemizi dışa vurduğumuz için geçici bir rahatlık yaşayabiliriz. Ama bu olumsuz ruh hali bir bumerang gibi, çok geçmeden, gelip bizi bulur. 
Kurumlar yıpranırsa, bu ülkenin geleceği olan genç nesillerimizi ne olmaya teşvik edeceğiz? İdeal olarak benimseyebilecekleri her türlü makamı ve kişiyi ellerinden alırsak, gençleri nasıl bir yılgınlığa terk edeceğiz?
Hangi genç, hor görülen, aşağılanan bir milletvekilliğini, öğretmenliği, doktorluğu, üniversite hocalığını ideal edinir?
Gençlerimize bu umutsuzluğu bırakmaya hiçbirimizin hakkı yok, değil mi ey cân?
Umut da, mutluluk da, kutluluk da bulaşıcıdır ve çoğalmaya eğilimlidir; tıpkı umutsuzluk, mutsuzluk ve her türlü kötülük gibi. 
Peki biz, tüm insanların en hayırlı ümmeti olarak, hangisini çoğaltacağız?
Share:

Eğitim Üzerine 2

Eğitim Enstitüleri


Okullarda verilen/okutulan dersler üzerine değil sözüm.

Vakıflarımızın, derneklerimizin ve okul yöneticilerimizin yaptığı takviye dersler, etütler üzerine halleşmek istiyorum.

Teog ve üniversite sınavlarına hazırlığa yönelik takviye kurslarını da dışarıda tutuyorum.

Lisede veya üniversitede okuyan, İlim Yayma Cemiyeti, Ensar Vakfı, Birlik Vakfı, Somuncu Baba Vakfı ve daha pek çok ulusal veya yerel vakfın, kendilerine emanet olarak teslim edilen öğrencilere verdikleri akşam derslerinden, etütlerden açalım bahsimizi.
Share:

Sevap Sevap Üstüne

Ey cân! Ülfet ve tebessüm eyle yârâna,
Çün onlar merhem olur -düşünce- yarana.

Şükür lütfuna dostun, sabır âfâtına,
Sevap üstüne sevap, er mükâfâtına.

MT, 27.12.2016


Share:

U. Murat Kılavuz ile Mücâmele

Kıymetli dost Murat Kılavuz, dün Kadir Gömbeyaz ile yaptığımız facebook yazışmalarımızı teşrif buyurmuşlar.
Arada şöyle mücamele geçmiş:


Müsaadenizle ben de muhabbete dahil olayım bari,....

Sensiz ey cân muhabbet olamaz tam,
Senle muhabbete bulunmaz hitam.

Muhabbet-i Muhammet oldukta zail olur hemm ü gam
Kadirini bilmekte yârânın kişi olmalı berdevam

Ancak Ulvî makam olan bilir Kadir u Muhammedi,
Ne kadri olur süflinin ne de çekilir muhabbeti.
...
Sonra şöyle devam etmiş:
Share:

Christmas mı Mithramas mı?

Bugün noel. Bu kelimenin Fransızca doğuş manasındaki noël'den dilimize geçtiği bilinir.
İngilizcesi Christmas (Christ-mass: Mesih sofrası, Mesih âyini).
Hıristiyanlar bugün Tanrı kabul ettikleri Mesih'in (Christ) doğumunu kutluyorlar.
Bugün doğum günü olan 'tanrı', aslında, Christ (Mesih) değil, Mithra'dır. Dolayısıyla, bugünkü âyinin adı da, Mithramas olmalıdır.
Bir putperest tanrısının doğum gününde âyin yapmakta olan Hıristiyanların Mithra günü kutlu olsun (!)
Merry Mithramas!
Share:

Hıristiyanlık Nasıl Bozuldu 1: Noel


Doğum Günü Olmayan Bir Günde İsa'nın Doğumunu Kutlamak


Bugün Hıristiyan yıllık ibadet ve kutlamalarının en önemli günlerinden biri, yani İsa'nın doğumu anısı kutlanan Noel.

Aslında bırakınız Hz. İsa'nın ne gün doğduğunu; hangi yıl doğduğu bile tartışmalıdır. Doğum yılını tam olarak bilemediğimiz birinin, doğum gününü nasıl bilebiliriz?

Aslında bilmiyoruz. İsa'nın doğum günü hakkında bildiğimiz bir şey varsa, o da, mevcut İncillerin bize haber verdiği üzere, İsa'nın doğumunda çobanların hayvanlarını gece otlatmaya çıkarmış olmalarıdır (Luka 2:8). Herhalde Kudüs havalisinde yılın bu vaktinde hayvanlarını gündüz değil de, gece otlatmayı tercih edecek çoban bulmak mümkün olamaz. Hayvanların gece otlatılmasının, aslında, gündüz sıcağından kaçıp, gece serinliğinden istifade etme amacı güttüğü düşünülürse, İsa'nın doğumunun yılın oldukça sıcak bir mevsiminde gerçekleşmiş olduğunu söylemek gerekir. 

Peki, Hz. İsa kendi doğum gününü kutlamış mıdır?
Havariler, Noel'i kutlamış mıdır?
İlk dönem kilisesi Noel'i kutlamış mıdır?
Bu soruların hepsine verilecek ortak cevap, "Hayır" olacaktır. 
Noel'in kutlanması 4 ve 5. asırların icadıdır.

O halde, Hz. İsa'nın doğum günü bilinmiyorsa, Hıristiyanlığın ilk üç asrında da Noel kutlanmamışsa,
a) Neden Noel kutlanmasına ihtiyaç duyulmuştur?
b) Neden 25 Aralık (veya doğu kiliselerine göre 6 Ocak) günü belirlenmiştir?
Share:

el-Bâb

"Sizin hayatı sevdiğiniz kadar ölümü seven bir kuvvetle üzerinize geliyorum."


Böyle yazmıştı İslâm'ın en büyük komutanlarından Hâlid b. Velîd, Hürmüz'e.

İslâm'a izzet kazandıran bu ruh hali şimdi yeniden bahşediliyor ümmete.

Rabbim tüm şehitlerimize rahmet eylesin ve şehitliği en yüce bir makam olarak görüp arzu etmeyi ve dahi ona nail olmayı nasip eylesin bize.

Rabbim ordumuza zafer, büyük bir zafer nasip eyle!

El-Bâb'ı, gerileme ve yıkılış süreçlerimizi tamamen geride bıraktıran ve İslâm'ın şahlanışına bir kapı olmak üzere bahşet ordumuza!
Share:

Eğitim Üzerine 1

Gevşeyen bir varlıktır insan. Ortama ve etrafına bakarak belirler ritmini. Rekabet veya tehdit hissetmediğinde, keyfini kaçırmamayı tercih eder. Koşanlar varsa çevresinde, o da koşar, mümkünse daha hızlıca. Kimse koşmuyorsa, koşmanın bir anlamı ve cazibesi de kalmaz.

Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in ifadesiyle, 
Ey düşmanım, sen benim ifadem ve hızımsın; 
Gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazımsın!.. 

Şanslı olanlarımız, yarışı kızıştıracak rakiplere sahip olanlarımızdır. Böyle bir ortam yoksa, oluşturulmaya çalışılmalıdır. Bu da, dersanelerin uzunca bir zamandır yapageldikleri seviye sınıfları ya da başarı sınıfları oluşturarak olur.
Share:

Fatma Seda Şengül & Muhammet Tarakçı - Yahudilikte Aslî Günah Eleştirisi: Hasday Crescas Örneği (2016)

İslami İlimler Dergisi, Aralık 2016, c. 11, sy. 2


Öz

Hıristiyan inancına göre, Âdem’in Aden Bahçesi’nde işlemiş olduğu günah, bütün insanoğluna tesir etmiştir. İnsan ve Tanrı arasındaki ilişkiyi zedeleyen böylesi büyük bir günahın kefaretinin hem ilahî hem de beşeri yönü olan bir bedele ihtiyaç duyduğuna inanılmaktadır. Gereken bedel Tanrı oğlunun, ilahî plan gereği, İsa Mesih’in bedenine girerek (enkarnasyon) yeryüzüne gelmesi ve kendini kurban etmesiyle ödenmiştir. Yahudiler Âdem’in günahının tesirlerini kabul etmekle birlikte, Hıristiyanlıktaki şekliyle bu günahın bütün insanlara sirayet etmiş olması ve Tanrı’nın insan bedenine girerek insanlığı bu günahtan kurtarmış olması düşüncesini reddetmektedirler. Bu nedenle Yahudilerin Hıristiyanlara yazdığı reddiyelerde Teslis’ten sonra sıklıkla ele alınan konulardan biri de Hıristiyanların aslî günah öğretisine yönelik eleştirilerdir. Bu çalışmada, Yahudilikte Âdem’in günahının nasıl algılandığı ve Hıristiyanlıktaki aslî günah öğretisi kısaca verildikten sonra Yahudi cemaat önderi Hasday Crescas’ın (ö. 1410) reddiyesinde aslî günaha getirilen eleştiriler değerlendirilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Âdem, Aden Bahçesi, Günah, Aslî Günah, Yahudi-Hıristiyan Polemiği, Reddiye, Hasday Crescas.

Abstract

Christianity teaches that the sin which Adam committed at the Garden of Eden has affected all human beings. Damaging the perfect relations between God and human, this cardinal sin is supposed to be expiated by a compensation which contains both the divine and the human aspects. The required compensation is paid by the way that the Son of God, attuned to the divine plan, was made flesh (incarnation), dwelt on this word and sacrificed himself. Although the Jews admit that the sin of Adam has some effects, they reject the idea that this sin spreads all human beings, and the God saves the humanity from this sin by becoming a man. Thus, the criticism of the doctrine of the original sin, after that of trinity, has an important place in Jewish Anti-Christian polemics. After briefly summarizing the Jewish perspective on the sin of Adam, and the Christian teaching of original sin, this article deal with the criticism of the doctrine of the original sin raised by Hasday Crescas (d. 1410), a famous Jewish thinker and leader.
Keywords: Adam, Garden of Eden, Sin, Original Sin, Jewish-Christian Polemics, Refutation, Hasdai Crescas.
Share:

Yine Aynı Sıkıntı Gönlümde

15 Temmuz gecesi gibi, yine endişeli gönlüm bu gece.
Sanki oyun, çok büyük bir oyun, planlanmış iyice.

PKK patlatsın bombayı, sonra tahrik etsin millî duygularımızı ülkücülerin arasına sızmış Fetöcüler de.
Bilemiyorum hangi oyunlar planlandı yarın şehitlerimizin cenazelerinde.

Büyük oyunlardan, kumpaslardan daha büyük olan Rabbim,
Koru bizi, koruduğun gibi 15 Temmuz gecesinde.

İndir üzerimize sekînetini, lütfet basiretini gözümüze ve sukûneti arttır gönlümüzde.
"Selâmun kavlen min Rabbi'r-Rahîm" sırrınca, muhafaza eyle ülkemizi Ey Hafîz, çıkar selâmete!
Share:

Bilmeden Teröre Destek Olmak!

Kayseri'de bomba patlatanların ve daha başka yerlerde değişik türde yapılan/yapılacak terör eylemlerinin, tam da olmasını arzu ettikleri şey budur: Halkı galeyana getirip birbirine düşürmek.

Öfkemizi doğru kanalize edebilmeyi de öğrenmeliyiz.

Tepkilerimizi gösterelim elbet; ama birey olarak veya öfkeyle harekete geçmiş (ve belki de tahrik edilmiş) bir grup olarak ceza kesmeye kalkışmak, güzel ülkemize, milletimize ve devletimize yarar değil, zarar verir.

Halk talep eder, devlet gereğini yapar. Cezayı verecek olan devlet ve devletin kurumlarıdır.
Terör konusunda ülke adına iyi bir şey yapmak isteniyorsa, devletin kurumlarını güçlendirecek her türlü adım işe yarar. İstikrar ve sükunet terörün en büyük ilacıdır. Kaos ise, ancak ve sadece teröristin işine yarar.

Terörün duygularımızı ve öfkemizi manipüle etmesine izin verirsek, farkında olmadan teröriste en çok arzu ettiği şeyi ellerimizle hediye etmiş oluruz.

***

Bugün teröre ve teröriste hizmet,
Vatanına ihanet etmek istiyorsan,
Git bir HDP binası yak ya da yakaladığın birkaç HDP'liyi döv, hatta öldür.
Hadi göster tüm dünyaya vatanperver kılığında vatan haini nasıl olur!
Hadi göster tüm dünyaya aynı düşman oyununa kaç kez düşer Müslümanlar Türkiye'de!



Share:

Kayseri Şehitlerimizin Ardından

Ülkemizi istikrarsızlaştırmak ve Suriye'ye dönüştürmek isteyen uluslararası güçlerin topraklarımızdaki hain ve kanlı saldırıları devam ediyor.

Bu terörist saldırıların durdurulması için gerekli önlemleri konuşalım. Yapılan yanlışlara dikkat çekelim. İhmallerin üzerine gidelim. Ama bunları yaparken, ayrıştırıcı, bölücü, devlet kurumlarını aşağılayıcı, makamları ve o makamda oturanları tahkir edici her türlü üsluptan uzak durmak gerekir.

Ama kaçınılması gereken bu üslupla konuşanlar, bilsinler ki, teröriste destek olmakta ve teröristin oluşturmak istediği kaos ortamına hizmet etmekteler. Benim lügatimde bu eylemin karşılığı da, soysuz teröristlerin yaptıklarıyla aynıdır, yani vatan hainliğidir.

Bu vatanın has evlatları beraberce ağlamayı ve beraberce gülmeyi bilir. Bugün hüzün günümüzdür. Devletimizin ve şehitlerimizin silah arkadaşlarının, bu acı günümüzde "gülen"lere gereken cevabı vereceğine inancımız da tamdır.

Darbe ve terör saldırılarıyla sonuna geldiğimiz bu yıl, Son Hüzün Yılımız olsun Ey Aziz Olan Rabbimiz!

Gittikleri yer, ayrıldıkları yerden çok daha güzel olan şehitlerimize rahmetini; kaybettikleri şehitleri ahiretlerini kazandıracak olan kederli ailelerine sabrını esirgeme Ey En Merhametli Olan Rabbimiz!


Share:

Bu Nice Mümin!

Yalanla doludur sözü,
Hep harama bakar gözü,
Kirlenmiş günahla yüzü.
Böyle m'ola mümin özü!
Share:

Halep İçin Ne Yapabiliriz?

Bazı öğrencilerimiz soruyor: Halep için ne yapabiliriz?

Ey Cân!
Halep'i, Arakan'ı, Myammar'ı, Doğu Türkistan'ı vb. düşünüp kederleniyorsan ve bir şeyler yapmak istiyorsan,

Bil ki, 
Hem bahsi geçen yerler, hem genel olarak İslam dünyası hem de özelde Türkiye için yapabileceğin en iyi şey (tek şey değil, elbet; en iyisi),
İyi, hatta en iyi öğrenci olmaktır. Gündeminin birinci maddesini alanında en iyi olmaya çalışmak oluşturmalıdır.

Güncel siyasetle ilgilenme, demiyorum. Yardım kuruluşlarında görev alma, demiyorum. Değişik vakıf ve cemiyetlerde hizmet etme, demiyorum.
Tüm bunları asıl işin olan öğrencilikten kalan zamanında yap. Sakın ola, sosyal çalışma ve hizmetlerden arta kalan zamanlarda öğrencilik yapanlardan olma!

Ey Cân, ey ülkemin geleceği, ey göz aydınlığımız!

Sen ülkemizin ve İslam dünyasının çok uzun zamandır beklediği, alanında tüm dünyanın en iyi mühendisi, doktoru, ilahiyatçısı ve avukatı olmaya namzetsin. Bu fırsatı ya şimdi kullanacaksın, ya da belki bir daha elde edemeyeceğin bu fırsatı kaçıracak ve mezun olduktan sonra ömrünün geri kalanını rutin meslek işlerini yaparak geçireceksin.

Öğrenci kardeşim, 
Sivil toplum kuruluşlarından rol çalma! 
Rol çatışması yaşama!
Öğrenciliğini ihmal ederek hizmet etmeye çalışma.

Öğrenciliğinden geri kalan zamanında, hizmet üret; siyaset oku; dünya tarihi oku.
Öğrenciliğini engelleyecek her türlü meşgaleden uzak durmak, bencillik veya tembellik değildir.
Öğrenciliğini engelleyecek her türlü iş, gözüne ne kadar güzel ve hayırlı görünse de, ümmetin gelecek ümidinden çaldığın mesaidir.
Share:

Fransisken ve Dominiken Tarikatları

Felsefe Ansiklopedisi, (ed. Ahmet Cevizci), Ankara: Ebabil Yayıncılık, 2009, c. 6, s. 829-833. 



Fransisken Ve Dominiken Tarikatları, geçimlerini halkın verdiği sadakalarla sağlayan Hristiyan gezgin dilenci vaiz tarikatlarıdır.
Share:

Bir Aslan Miyav Dedi

Aslan aslanlığını, tilki tilkiliğini, çakal çakallığını ve dahi it itliğini yapıyor diye şaşılır mı? 

Esed, İran ve Rusya'nın Halep'te yaptıkları katliam da, kendilerinden beklenenden farklı mı?

Asıl sorun, eski popüler bir şarkıda söylendiği gibi, aslanın miyavlaması ve farenin kükremesi değil midir?

Ve bir başka asıl sorun, Halep'te 1 Aralığa kadar Müslümanların bölünmüş olarak savaşması ve güçlerini zamanında birleştirememeleri değil midir?

Mısır'ı, Irak'ı ve Suriye'ye bu ateş çarkına sürükleyenler, oyunlarını büyütüp ülkemizi de böyle bir badirenin içine atmaya çalışırlarsa, biz zamanında birliğimizi tesis edebilecek miyiz?

Aynı cephede sağcısıyla, solcusuyla, Türkü ve Kürdüyle, Alevisi ve Sünnisiyle beraber hareket edebilecek miyiz? 

Bu birliği tesis etmek için şimdiden mi çalışacağız, yoksa Halep'te olduğu gibi, artık şehrin düşmesi ve yenilgi kesinleştikten sonra, işe yaramayacağını bildiğimiz bir zamanda içimiz kan ağlayarak mı bu birliği sağlayacağız?

Bir musibet bin nasihatten evlaymış, ama bizim ibret almaz, olayları zamanında değerlendirmez, "kritik" ve "analitik" bilmez aymaz ve hoyrat boşvermişliğimizle musibetlerin ardı arkası kesilir mi?
Share:

Hatada Isrardan Kaçınmak


Beşersin ey cân, şaşırıp işlersin pek çok hata,
Yeter ki çoğaltma onu üstüne kata kata.

Küçük bile olsa, dâim olmak aynı günahta,
Ruhunu istila eder ve kalbini ihata.


Share:

Evanjelikler ve İsrail: Amerikan Hıristiyan Siyonizmi’nin Öyküsü (3. Bölüm'ün Özeti)

3. Bölüm: Evanjelik Mozaik


Müjde

Evanjelik Hıristiyanlar bireysel ve bu anlamda birbirlerinden farklıdır. Bu nedenle Evanjeliklerin kim olduğu ya da neye inandıkları noktasında efradını câmi bir tanım bulunmamaktadır. Bu durum, onların teolojik ve politik inançlarını incelemeyi zorlaştırmaktadır. Amerika’daki Evanjeliklerin sayısı hakkında bile fikir birliği bulunmamaktadır (s. 36).

Evangelical kelimesi, Grekçede müjde anlamına gelen evangelion isminden gelmektedir. İngilizcede gospel kelimesi de Eski İngilizcede “iyi haber” anlamında gelen god spel tabirinin karşılığıdır. Evanjelik Hıristiyanlık, Mesih’in çarmıhta kendisini feda etmesiyle, kurtuluşun bütün insanlar için ulaşılabilir hale geldiği yönündeki müjdeye, yani İncil’e odaklanmaktadır (s. 36).

Ortaçağda evangelical kelimesi, Hıristiyanların kurtuluş fikri, dört incil, Yeni Ahit’in tamamı, Eski Ahit’te İşaya Kitabı gibi anlamlarda kullanılmıştır. 16. Yüzyılda ise kelime, Protestan reformuyla ilişkilendirilmiş ve “Protestan” kelimesinin eş anlamlısı haline gelmiştir (s. 36-37).
Share:

Şehit Polislerimizin Ardından

Kandil'in emriyle kendini patlatıp bizi bu kandil sabahına dökülen kanımızla uyandıran kanı bozuk soysuz hainleri, geriye soylarından kimse kalmamış ve kanlarında boğulmuş olarak görmeden canımızı alma, Allah'ım!
Dünyada iyilik namına bir isteğimiz olacaksa, bize bunu nasip eyle,
Yâ Ze'l-Celâli ve'l-İkrâm! 
Yâ Azîzu Yâ Ze'l-İntikâm!

***

Şehitlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına sabr-ı cemil, gazilerimize âcil ve tam şifalar dilerim. Yüz yıl sonra biraz farklı ama yeni bir dünya (düzeni) savaşı; yeni ama farksız bir istiklal mücadelesi içindeyiz. Ülkemizin ve İslam dünyasının bu cendereden selametle çıkması dileğiyle, üzgün milletimin başı sağ olsun.

***

Birlik
Cehennem olsa gelen, göğsümüzde söndürürüz.
Bu yol ki Hak yoludur, dönme bilmeyiz, yürürüz;
Düşer mi tek taşı sandın harim-i namusun,
Meğer ki harbe giden son nefer şehid olsun.
Şu karşımızdaki mahşer kudursa, çıldırsa,
Denizler ordu, bulutlar donanma yağdırsa,
Bu altımızdaki yerden bütün yanardağlar
Taşıp da kaplasa âfakı bir kızıl sarsa,
Değil mi cephemizin sinesinde iman bir;
Sevinme bir, acı bir, gaye aynı, vicdan bir;
Değil mi ortada bir sine çarpıyor, yılmaz,
Cihan yıkılsa emin ol bu cephe sarsılmaz!
Mehmet Akif Ersoy
Share:

Dûr Dur!

Mevlâ sever dünyadan dûr duranı,
Nefsin hevesâtını durduranı.

----
Dûr: Uzak
Share:

Dolar Dolmaz!

Edi:         Dolar dolar, merak etme!

Büdü:     İyi de, nasıl dolar?

Edi:        Bozulsun Dolar,
               Piyasa Dolar dolar.
               O zaman düşer Dolar,
              Türk lirası değerle dolar.
              Cebin lira dolar,
              Ülke refah, hazine para dolar.

Büdü:    Dolar mı gerçekten?

Edi:       Dolar dolar, merak etme!


Share:

Evanjelikler ve İsrail: Amerikan Hıristiyan Siyonizmi’nin Öyküsü (2. Bölüm'ün Özeti)


Kitabın Vaat ve Kehanet, Sevgi ve Nedamet başlığını taşıyan İkinci Bölümünde Evanjeliklerin İsrail’i destekleme gerekçeleri açıklanmaktadır.

İsrail’e Yönelik Evanjelik Desteğin Dayanağı

Evanjelikler İsrail’i neden desteklemektedirler? Bu konuda Evanjeliklerin tehlikeli bir art niyete sahip oldukları zaman zaman dillendirilmektedir. Evanjeliklerin, Yahudileri kitleler halinde Hıristiyanlaştırmayı, Hıristiyan olmayanları da yine kitleler halinde öldürmeyi düşündükleri söylenmektedir. Ayrıca, kurulmuş ve devam eden bir İsrail devleti, Evanjeliklerin inancına göre, kıyametten önce inanmış Hıristiyanların Göğe Yükseltilmesini (Rapture) ve İsa Mesih’in İkinci Gelişi’ni hızlandıracaktır. Ancak yazarımıza göre, Evanjeliklerin Yahudileri ve İsrail devletini desteklemesi daha karmaşık gerekçelere dayanmaktadır (s. 23).

Pek çok Evanjelik için İsrail’in desteklenmesinin temel nedeni, Tanrı’nın İbrahim’e vermiş olduğu şu vaadidir: 

Seni kutsayanı kutsayacak, seni lanetleyeni de lanetleyeceğim (Yaratılış 12:3).
Share:

Kâlû: Belâ

"Elestü birabbiküm?" diye sorulan kula,
Belâ'sını bulmayı nasip eylesin Mevla.
Share:

Arapça Öğrenmek

Nota bilmeyen bir konservatuvar mezunu tasavvur edilemeyeceği gibi, Arapça bilmeyen bir ilahiyat mezunu da olamaz.
Share:

Hazırlık Sınıfı Öğrencilerine

Edi: “Ben Arapçayı sevmiyorum. O yüzden öğrenemiyorum da.”
Büdü: “Geçecek kadar öğrendim. Yeter bu kadar!”
***
Edi ve Büdü bu defa İlahiyat Fakültesi’nde okuyan iki hazırlık öğrencisi olarak karşımıza çıktı. Arapçayı öğrenemeyen ve belki de öğrenmek istemeyen, örneği bol, iki öğrenci.
Share:

Sevmemiş & Sevilmemiş

Uzak dur, ey cân!
Sevmeyi ve sevilmeyi bilememiş geçimsiz insandan.

Kimi zaman yemekhanede görürsün onu tek başına.
Ya da bir namaz çıkışı fark edersin ki, kimse gelmez musafaha yapmak için yanına.
Ziyaretçisi olmaz ki, nasip olsun bir bardak çayı arkadaşına.
Halbuki daha önce doluşurdu insanlar makamına.

Kendisiyle çıkar ilişkisi olanların dışında, arkadaşı yoksa kişinin, bil ki o makbul değildir Allah katında.
Zira Allah buğzetti mi bir kişiye, sevmez onu Cebrail, gök ehli ve insanlar da.

Ey Cân!
Uzak dur arkadaş edinememiş, kendisiyle arkadaşlık kurulamayan, yalnız kalmaya mahkûm insanlardan.
Ve daha önemlisi, uzak tut kendini böyle bir insan olmaktan.
Kendi selametin için.

Hiç hayır yoktur şu kimsede,
Ülfet edilmez kendisiyle,
Ülfet de etmez çevresiyle.



Share:

TÜRKİYE'DE DİNLER TARİHİ ÇALIŞMALARI

İLETİŞİM FORMU

Ad

E-posta *

Mesaj *

Translate

En Çok Okunanlar

ZAMAN GEZGİNİ