Uludağ Ü. İlahiyat Fakültesi Dinler Tarihi Anabilim Dalı

Mustafa Meral Çörtü Hocamın Ardından...

Mustafa Meral Çörtü
1991 yılıydı. 
Marmara İlahiyat'ın hazırlık sınıfına yeni başlamış toy bir öğrenciydim. 
Arapça gramer (sarf, nahiv) dersimize cevval bir hocamız geldi.
Sıradışıydı. 
Meselâ, koca adamdı, ama isminin ikinci kelimesi Meral idi. 
Ayrıca düz lise mezunuydu. İlahiyat okumuş, üstüne bir de Marmara İlahiyat'ta Arapça hocası olmuştu.
Mesleğini onun kadar coşkulu yapan bir hoca hiç görmedim. Derste konuyu öğretmek için çırpınırdı. Sıcak yaz günlerinde, ders anlatırken, sırtının boydan boya terden ıslandığını bilirim. Hiç, ama hiç oturmazdı ki!
Yanlış öğretmekten, yanlış öğrenilmesinden, aynı yanlışın tekrar etmesinden endişe eder, "Ben korkarıım." derdi, gülerek.
***
Dil çalışanlara hocamızın bir mirası olsun diye şunu da aktarmak isterim.
Hazırlık sınıfını bitirdiğimiz yazdı. Memleketimizde kısa bir tatil yaptıktan sonra, tekrar İstanbul'a döndük. Hocamızın yaz dersleri var. Bir metin okuyoruz. Çok karmaşık değil, diye hatırlıyorum. Şöyle tavsiye etmişti:
Sabah erken saatte kalkacaksınız. Kitaptaki yeni metin sayfasını (bir veya bir buçuk sayfalık metinlerdi) on kez sesli okuyacaksınız. Sonra o metni Türkçeye tercüme edeceksiniz. Sonra, Arapça orijinal metni kapatacaksınız. Sizin çevirdiğiniz Türkçe metne bakarak, bu sefer o metni Türkçeden Arapçaya çevireceksiniz. En sonunda orijinal metin ile sizin Arapçaya çevirinizi karşılaştıracaksınız.
***
Hazırlıktan sonra dersimize gelmedi hiç. Aynı fakültede toplamda beş yıl okudum. Bazen hocalarımızdan bazen arkadaşlarımızdan değişik hocalar hakkında olumlu denilemeyecek pek çok değerlendirmeler duydum. Ama hiç kimseden onun hakkında olumsuz tek söz işitmedim.
***
En çok kullandığı ifadelerden biri, ism-i fâil, sıfat-ı müşebbehe gibi âmillerin fiil olarak cümle içinde görev yapabileceklerine dair (veya buna benzer) bir kuralı açıklarken diline pelesenk ettiği "Şibh-i Fiil" (veya biraz aksanla Şibih Fiil) idi. Şibh-i Fiil, fiilimsi. Gerçek bir fiil değil ama, onun gibi bir şey. 
Ah güzel hocam! Keşke sadece fiillerin şibihleri olsaydı. Meğer hayatın kendisi şibih imiş.
Şibh-i Hayattan Ebedî hayata yolcu ettiğimiz kıymetli hocam!
İnsanların sizinle ilgili çok güzel hatıraları var. Türkiye'nin ve belki dünyanın değişik yerlerinde binlerce öğrenciniz bulunuyor. Hakkınızda olumlu şahitlik yapacak çok insan bıraktınız geriye. Onların bu şehadetlerinin Hak katında bir karşılığının olacağına tüm gönlümle inanıyorum.
Mekanınız cennet olsun, güzel, gayretli, heyecanlı, sevecen, cevval hocam Mustafa Meral Çörtü.



Share:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

TÜRKİYE'DE DİNLER TARİHİ ÇALIŞMALARI

İLETİŞİM FORMU

Ad

E-posta *

Mesaj *

Translate

En Çok Okunanlar

ZAMAN GEZGİNİ