Uluslararası İlişkiler ya da İran uzmanı değilim. Bu sebeple yazdıklarımın bir ağırlığı/değeri olmayabilir. Ama kişisel bir yorum olarak tarihe not düşmek istedim.
Kâsım Süleymanî süikastı, İran'a ders vermek amacı gütmüyor ya da ABD büyükelçiliği baskınının bir cevabı da değil. Büyükelçilik baskınına müsaade edilerek, Süleymanî süikastına kapı aralanmıştır. Süikast aslında İran'ın karşılık vermesi için tasarlanmıştır. Başka bir deyişle, ABD hükümetinin şu an beklentisi ve arzusu İran'ın askerî bir hamleyle tepki vermesidir. İran askerî bir karşılık verecek ve böylece ABD için İran'a daha büyük askeri müdahale yolu açılacaktır. Amaç, ekonomik ambargo ve sokak gösterileriyle başarılamayanı gerçekleştirmek, yani İran'da rejim değişikliği yapmaktır.
İran rejimi en büyük sınavıyla karşı karşıya bulunuyor. Yapacağı her askerî hamle, İran'ı biraz daha bataklığa çekecektir. Çözüm, oyunu bozmak ve süikastın karşılığını askerî olarak değil, petrol bölgesini kilitleyip ekonomik yolla vermektir. Gerçi bu da zorlu bir yol. İran da büyük ekonomik sıkıntılar çeker, ama rejimini koruyabilir.